Tenis ülkemizde popülerliği sürekli artan bir spor olmasına rağmen çok az insan tenis terimlerini ve anlamlarını tam olarak biliyor. Bu gerçekten yola çıkarak Türkiye Tenis Federasyonu tarafından yayınlanan Tenis Terimleri Sözlüğüni sizlerle paylaşalım istedik.
Ace: Servis kazanılan direkt sayı.
Avantaj: Oyunun berabere olmasından sonra alınan ilk sayı.
All-arounder: Hücum ve müdafaa özelliklerine sahip olan, tenis kortunun her yerinde vuruşlarını mükemmel bir şekilde kullanabilen oyuncu.
Ayak Hatası: Servis atışı sırasında oyuncu topa vurmadan arka çizgiye veya sahaya ayağı ile basması servis hatası olarak kabul edilir.
Back court: Tenis sahasının arka çizgisi ile 3/4 kort arasında kalan bölge arka çizgi oyuncularının kullanmayı tercih ettikleri alan.
Geri çizgi: Tenis sahasının her iki tarafında fileye 11.38 metre uzaklıkta bulunan kort sınırını belirleyen arka çizgidir.
Berabere: Oynanan oyunlarda sayıların 40-40 olması.
Basit Hata: Rakipten hiçbir baskı gelmediği halde yapılan hata.
Çift Hata: Aynı servis alanına üst üste servis hatası yapılması. Çift hata yapan oyuncu bir puan kaybeder.
Çim Kort: Geleneksel tenis kortu zemini. Bakımı masraflı olduğundan ve zaman aldığından gittikçe daha az tercih edilmektedir. İyi bir drenaj sisteminin kurulu olması gerekir. Hızlı bir oyun için idealdir.
Çizgi Hakemi: Görevleri, topun oyun sahasına düşüp düşmediğini kontrol etmektir. Kararları kule hakemince onaylanır.
Drive: Genellikle üstten eğilimli güçlü vuruşlar yapılarak direk sayı almak, filedeki oyuncuyu geçmek için yapılan vuruşlar.
İkinci Servis: Başarısız olan birinci servisin ardından atılan ikinci servis.
Koridor: Tekler çizgisi ile çiftler çizgisi arasında kalan alan.
Kort: Tenis sahası.
Kısa Vuruş: Rakip sahanın file ile yarım kort arasına düşen, düştükten sonra az seken alttan eğilimli vuruştur.
Karşılayan: Servis topunu karşılayan oyuncu.
Küt Vuruş: Genellikle yeterince yükseğe veya geriye atılmamış topu karşılamak için yapılan kuvvetli vuruştur. Servis vuruşuna benzer.
Kesik vuruş (slice): Topa alttan falso vererek yapılan vuruştur. topun vuruştan sonraki uçuşu nete yakın geçer, sektikten sonra fazla yükselmez ve kayarak büyük bir süratle ilerler.
Lucky Loser (şanslı kaybeden): Eleme turnuvalarında son turda kaybeden isimlerden, ana tabloya çekilen isimlerin yerine girebilen oyunculara denir.
Lob (aşırtma): Fileye yaklaşan rakip tenisçiyi zor durumda bırakmak için arkasına doğru yapılan aşırtma vuruştur.
Let: Topun fileye dokunarak karşı çaprazdaki servis sahasına geçmesine let adı verilir. Bu durumda servis atışının tekrarlanması gerekir.
Merkez Nokta: Arka çizgiyi ortadan ikiye ayıran çizgidir. Servis kullanan oyuncu bu çizginin sağından ya da solundan doğru servis karesine servis atabilir.
Maç Puanı: Tenisçinin maçı alması için gerekli olan son puandır.
Mini-break: Tie-break esnasında rakip serviste kazanılan puanlara denir.
Oyun: Bir sette yer alan bölümlerin her biridir. Her sette en az altı oyun oynanır.
Overrule: Baş hakemin diğer hakemler tarafından verilen bir kararı değiştirme ya da düzeltme hakkıdır.
Paralel Top: Topun sol/sağ yan saha çizgilerine paralel vurulması.
Penaltı Puanı: Sportmen olmayan davranış nedeniyle puan düşülmesidir.
Ralli: Servis atışından sonraki karşılıklı vuruşlar.
Receiver (Karşılayan): Servis topunu karşılayan oyuncu.
Return: Servis karşılama.
Servis Kırılması: Servis atan oyuncunun kendi oyununu kaybetmesi
Sert Zemin: Asfalt, beton veya benzer malzemeden yapılan korttur.
Seribaşı (seeding) sistemi: Turnuvaya katılan en iyi oyuncuların numaralanmış listesidir. En iyi oynayanlar genel sıralamada daha alt sıradaki oyuncularla eşleşirler. Bu da üst sıralardaki oyuncuların ilk turda birbirlerine karşı oynamaları engellenmiş olur.
Servis: Her puan bir servis atışıyla başlar. Oyuncu arka çizginin gerisinde çizgiye basmadan servis atar. Servis atan oyuncu oyuna başlangıç servisini sağ taraftan kendisine göre karşı sahadaki sol servis karesine atar. Takip eden sayılarda her puan başlangıcında yer değiştirir.
Servis Vole: Servis attıktan sonra oyuncunun fileye doğru koşup vole vuruşuyla puan almak.
Set: Her set 6 oyundan oluşur.5-5 Berabere durumunda oyun yediye uzar. 6-6 durumunda tie-break oynanır.
Set Puanı: Seti kazanmak için gereken son puandır.
Smaç: Fileye yaklaşan oyuncunun aşırtma vuruşlarına karşı geliştirdiği servis vuruşuna benzeyen küt vuruşudur.
Swing: Raketin, kavisli hareketlerle önden arkaya veya arkadan öne doğru götürülmesine denir.
Sweet spot (Tatlı nokta): Mükemmel ve iyi bir vuruş hissi ile vuruş yapabilmek için raketin yüzeyindeki merkezi alandır.
Toprak Kort: Genellikle kiremit tozundan yapılan, teknik açıdan en yavaş sahadır.
Tel çekmek: Oyuncular raketle topa vurabilmeleri için rakete belli bir gerginlikte çekilmiş olan telleri kullanırlar. Oyun stiline göre farklı gerginlik ayarı yapılır.
Tatlı Nokta: Mükemmel ve iyi bir vuruş hissi ile vuruş yapabilmek için raketin yüzeyindeki merkezi alandır.
Tie-break: 6-6′lık beraberlikte oynanan oyundur. İki farklı olmak üzere yedi sayı alan kazanır.
Unforced error (Basit hata): Rakipten hiçbir baskı gelmediği halde yapılan basit hata.
Vole: Bir oyuncu top yere değmeden yaptığı vuruşa denir.
Yaklaşma Vuruşu: Oyuncunun file önüne gelebilmesi için orta korttan yaptığı forehand veya backhand vuruşları.
Yarım Vole: Top yere değdikten hemen sonra yapılan vuruştur.
Yardımcı el: Raket tutmayan eldir. Dengeleyici pozisyonundadır.
Ace: Servis kazanılan direkt sayı.
Avantaj: Oyunun berabere olmasından sonra alınan ilk sayı.
All-arounder: Hücum ve müdafaa özelliklerine sahip olan, tenis kortunun her yerinde vuruşlarını mükemmel bir şekilde kullanabilen oyuncu.
Ayak Hatası: Servis atışı sırasında oyuncu topa vurmadan arka çizgiye veya sahaya ayağı ile basması servis hatası olarak kabul edilir.
Back court: Tenis sahasının arka çizgisi ile 3/4 kort arasında kalan bölge arka çizgi oyuncularının kullanmayı tercih ettikleri alan.
Geri çizgi: Tenis sahasının her iki tarafında fileye 11.38 metre uzaklıkta bulunan kort sınırını belirleyen arka çizgidir.
Berabere: Oynanan oyunlarda sayıların 40-40 olması.
Basit Hata: Rakipten hiçbir baskı gelmediği halde yapılan hata.
Çift Hata: Aynı servis alanına üst üste servis hatası yapılması. Çift hata yapan oyuncu bir puan kaybeder.
Çim Kort: Geleneksel tenis kortu zemini. Bakımı masraflı olduğundan ve zaman aldığından gittikçe daha az tercih edilmektedir. İyi bir drenaj sisteminin kurulu olması gerekir. Hızlı bir oyun için idealdir.
Çizgi Hakemi: Görevleri, topun oyun sahasına düşüp düşmediğini kontrol etmektir. Kararları kule hakemince onaylanır.
Drive: Genellikle üstten eğilimli güçlü vuruşlar yapılarak direk sayı almak, filedeki oyuncuyu geçmek için yapılan vuruşlar.
İkinci Servis: Başarısız olan birinci servisin ardından atılan ikinci servis.
Koridor: Tekler çizgisi ile çiftler çizgisi arasında kalan alan.
Kort: Tenis sahası.
Kısa Vuruş: Rakip sahanın file ile yarım kort arasına düşen, düştükten sonra az seken alttan eğilimli vuruştur.
Karşılayan: Servis topunu karşılayan oyuncu.
Küt Vuruş: Genellikle yeterince yükseğe veya geriye atılmamış topu karşılamak için yapılan kuvvetli vuruştur. Servis vuruşuna benzer.
Kesik vuruş (slice): Topa alttan falso vererek yapılan vuruştur. topun vuruştan sonraki uçuşu nete yakın geçer, sektikten sonra fazla yükselmez ve kayarak büyük bir süratle ilerler.
Lucky Loser (şanslı kaybeden): Eleme turnuvalarında son turda kaybeden isimlerden, ana tabloya çekilen isimlerin yerine girebilen oyunculara denir.
Lob (aşırtma): Fileye yaklaşan rakip tenisçiyi zor durumda bırakmak için arkasına doğru yapılan aşırtma vuruştur.
Let: Topun fileye dokunarak karşı çaprazdaki servis sahasına geçmesine let adı verilir. Bu durumda servis atışının tekrarlanması gerekir.
Merkez Nokta: Arka çizgiyi ortadan ikiye ayıran çizgidir. Servis kullanan oyuncu bu çizginin sağından ya da solundan doğru servis karesine servis atabilir.
Maç Puanı: Tenisçinin maçı alması için gerekli olan son puandır.
Mini-break: Tie-break esnasında rakip serviste kazanılan puanlara denir.
Oyun: Bir sette yer alan bölümlerin her biridir. Her sette en az altı oyun oynanır.
Overrule: Baş hakemin diğer hakemler tarafından verilen bir kararı değiştirme ya da düzeltme hakkıdır.
Paralel Top: Topun sol/sağ yan saha çizgilerine paralel vurulması.
Penaltı Puanı: Sportmen olmayan davranış nedeniyle puan düşülmesidir.
Ralli: Servis atışından sonraki karşılıklı vuruşlar.
Receiver (Karşılayan): Servis topunu karşılayan oyuncu.
Return: Servis karşılama.
Servis Kırılması: Servis atan oyuncunun kendi oyununu kaybetmesi
Sert Zemin: Asfalt, beton veya benzer malzemeden yapılan korttur.
Seribaşı (seeding) sistemi: Turnuvaya katılan en iyi oyuncuların numaralanmış listesidir. En iyi oynayanlar genel sıralamada daha alt sıradaki oyuncularla eşleşirler. Bu da üst sıralardaki oyuncuların ilk turda birbirlerine karşı oynamaları engellenmiş olur.
Servis: Her puan bir servis atışıyla başlar. Oyuncu arka çizginin gerisinde çizgiye basmadan servis atar. Servis atan oyuncu oyuna başlangıç servisini sağ taraftan kendisine göre karşı sahadaki sol servis karesine atar. Takip eden sayılarda her puan başlangıcında yer değiştirir.
Servis Vole: Servis attıktan sonra oyuncunun fileye doğru koşup vole vuruşuyla puan almak.
Set: Her set 6 oyundan oluşur.5-5 Berabere durumunda oyun yediye uzar. 6-6 durumunda tie-break oynanır.
Set Puanı: Seti kazanmak için gereken son puandır.
Smaç: Fileye yaklaşan oyuncunun aşırtma vuruşlarına karşı geliştirdiği servis vuruşuna benzeyen küt vuruşudur.
Swing: Raketin, kavisli hareketlerle önden arkaya veya arkadan öne doğru götürülmesine denir.
Sweet spot (Tatlı nokta): Mükemmel ve iyi bir vuruş hissi ile vuruş yapabilmek için raketin yüzeyindeki merkezi alandır.
Toprak Kort: Genellikle kiremit tozundan yapılan, teknik açıdan en yavaş sahadır.
Tel çekmek: Oyuncular raketle topa vurabilmeleri için rakete belli bir gerginlikte çekilmiş olan telleri kullanırlar. Oyun stiline göre farklı gerginlik ayarı yapılır.
Tatlı Nokta: Mükemmel ve iyi bir vuruş hissi ile vuruş yapabilmek için raketin yüzeyindeki merkezi alandır.
Tie-break: 6-6′lık beraberlikte oynanan oyundur. İki farklı olmak üzere yedi sayı alan kazanır.
Unforced error (Basit hata): Rakipten hiçbir baskı gelmediği halde yapılan basit hata.
Vole: Bir oyuncu top yere değmeden yaptığı vuruşa denir.
Yaklaşma Vuruşu: Oyuncunun file önüne gelebilmesi için orta korttan yaptığı forehand veya backhand vuruşları.
Yarım Vole: Top yere değdikten hemen sonra yapılan vuruştur.
Yardımcı el: Raket tutmayan eldir. Dengeleyici pozisyonundadır.
Yorumlar